21 Nisan 2011 Perşembe

Zaman Algısı

Milan Kundera'nın "Bilmemek" kitabını okuyorum, orada şöyle anlatmış zamanın değişen duygularla değişen algısını, şerefsizim benim aklıma gelmişti ya da aaa aynı benim gibi düşünüyo...


"... Bu onun ilk aşk ayrılığı, bu yüzden acı çekiyor, ama acısı, zamanı keşfederken duyduğu şaşkınlıktan daha hafif; zamanı daha önce hiç görmediği gibi görüyor. O ana kadar zaman ona ilerleyen ve geleceği yutan şimdiki zaman görüntüsü altında kendini göstermişti; hızlı geçmesinden (kötü birşey beklediğinde) korkuyor ya da yavaş geçmesine (güzel bir şey beklediğinde) isyan ediyordu. Bu kez zaman ona bambaşka görünüyor; artık geleceğe el koyan muzaffer şimdiki zaman değil; yenilmiş, esir alınmış, geçmiş zaman tarafından sürüklenmiş şimdiki zaman..."


Milan Kundera, Bilmemek 


Bir de serbest çağrışımla şu şarkıyı dinledim bu yazıyı eklerken buraya...



17 Şubat 2011 Perşembe

Tarihin Ortanca Çocukları




Fight Club'tan...


Ne kadar doğru ve ne kadar acı...


"Biz televizyon izleyerek, milyonerler, sinema tanrıları, rock yıldızları olacağımıza inanarak büyüdük ama olmayacağız. hepimiz heba oluyoruz... bütün bir nesil benzin pompalıyor, garsonluk yapıyor ya da beyaz yakalı köle olmuş. reklamlar yüzünden araba ve kıyafet peşindeyiz. nefret ettiğimiz işlerde çalışıyor, gereksiz şeyler alıyoruz. bizler tarihin ortanca çocuklarıyız... bir amacımız yok; ne büyük savaş ne de büyük bir buhran yaşadık. bizim savaşımız ruhani savaş... ve bunalımımız kendi hayatlarımız."
-Chuck Palahniuk-



15 Şubat 2011 Salı

Acı Bağımlılığı...




Canımı yaktığında biri daha önce yakanları da düşünüp iki katı üzülüyorum çoğu zaman, hak etmediğimi düşünüyorum sözde bunları ama acı yetmiyo sanki, canımı yakacak başka şeyler arayışında oluyorum, yetmezse şarkılar dinliyorum daha çok can yakan... Mazoşist bir patalojiye tutuldum a dostlar, kurtuldukça acıdan, daha fazlasını ister oldum...

12 Şubat 2011 Cumartesi

Sıkıntı


Küçük yerde büyüdüm, serpildim.. O kadar çok sıkıldım ki küçükken, abimle de oyalayamazdık birbirimizi, film desen nereden bulup izleyeceksin, kitap desen o da bir yere kadar oyalıyo, zaten kitapçı da yok internet de...  Şimdi oradan oraya koşturup kendimi yormamın sebebi bu sanırım. Küçükken harcadığım boşa zamanları da doldurmak.. Annem duysa çok üzülür ama sanırım en net hatırladığım küçüklük hatıram: sıkılmak...